Fotoğrafta, deniz kenarındaki taş kaldırımlardan yürüyen insanlar, eski model bir araç ve çevredeki az katlı binalar dikkat çekiyor. Şehrin bugünkü modern yüzünden oldukça farklı olan bu görüntü, 20. yüzyılın başlarındaki yaşam tarzını ve kentin sade yapısını yansıtıyor. Belki de bu sokaklarda dolaşan insanlar, ileride nelerin değişeceğinden habersiz, sıradan bir günün keyfini çıkarıyordu.
O yılların Çanakkale’sinde, Kordon boyunda yürüyenlerin hayalleri ve umutları neydi? O dönemin yaşamı bugüne göre çok daha yavaş ve huzurlu olabilir miydi? Bu gibi sorular, fotoğrafa bakanları geçmişe dair düşüncelere sürüklüyor.
Bugünün modernleşen ve hareketli Kordon’una kıyasla, eski Çanakkale’nin bu sakin hali, kent tarihine ilgi duyanlar için bir nostalji yolculuğu sunuyor. Çanakkale Kent Müzesi’nin arşivlerinde yer alan bu ve benzeri kareler, şehir hafızasını canlı tutarak gelecek nesillere aktarmak için büyük bir değer taşıyor.
Bu nostaljik görüntüye bakarken, belki de Çanakkale’nin dünü ve bugünü arasında bir köprü kurabilirsiniz. Şehrin geçmişindeki bu sakin manzara, hızlı değişim çağında geçmişi hatırlamanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösteriyor.