- “15 Temmuz’un bize verdiği dersler gibi dışarıya da verdiği dersler olduğunun altını çizmek isterim. Bu ülkenin üzerinde oyun oynanamayacağını, bu ülkenin üzerinde hesaplar yapılamayacağını, asla bu millete karşı sinsi tuzaklar kurulamayacağını 15 Temmuz dosta da düşmana da öğretmiştir”

- “Modern tarihlerin gördüğü en büyük sivil direnişlerden birisi 15 Temmuz direnişidir. 15 Temmuz'da içeride aldığımız derslerden yola çıkarak bundan sonrası için daha güçlü olacağız. Birliğimizi, beraberliğimizi, hep birlikte ortak hedeflere doğru yürüyebilme becerimizi asla kaybetmeyeceğiz”

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, “15 Temmuz’un bize verdiği dersler gibi dışarıya da verdiği dersler olduğunun altını çizmek isterim. Bu ülkenin üzerinde oyun oynanamayacağını, bu ülkenin üzerinde hesaplar yapılamayacağını, asla bu millete karşı sinsi tuzaklar kurulamayacağını 15 Temmuz dosta da düşmana da öğretmiştir.” dedi.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, burada yaptığı konuşmada, Çanakkale'nin, şehadet bilincinin en yüksek olduğu, hemen hemen her karış toprağına hem vatan sevgisinin hem şehadetin hem de ulvi gayeler uğrunda canından vazgeçmenin en güzel şekilde işlendiği vatan topraklarının başında geldiğini belirterek, yaklaşık 200 bin şehidin barındığı bu muazzam ve muazzez topraklarda 15 Temmuz şehitlerini anmanın, onların hatıraları önünde saygıyla eğilmenin önemli bir sorumluluk olduğunu ifade etti.

Milletin bu topraklarda varoluş mücadelesinin en temel hususiyetlerinden birinin, vatanı aziz bilmek ve vatanı korumakta yeri geldiğinde canından vazgeçebilmek olduğunu anlatan Kurtulmuş, bu toprakların her bir metrekaresinin şehitlerin kanlarıyla, gazilerin çabalarıyla ve topyekun milletin, “millet olma bilinci” ile yoğrulduğunu ifade etti.

2016 yılının 15 Temmuz günü nice zorluklar nice baskılar nice şiddetlerle bu milletin karşılaştığını dile getiren Kurtulmuş, sözlerine şöyle devam etti:

“Başta Ankara ve İstanbul olmak üzere aynı anda ülkenin birçok yerinde hain FETÖ terör örgütünün, saldırılarıyla karşılaştık. Türkiye’nin birçok yerinde şehitler verdik. Özellikle İstanbul’da ve Ankara’da, Genelkurmay’ın önünde…TBMM bombalanan yerlerden birisi. Yarın TBMM’de tören yaparak o günü hatırlayacağız. İstanbul’da o günkü adıyla Boğaziçi Köprüsü, bugünkü adıyla 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nün üzerinde maalesef şehitler verdik. Ama o gecenin, o tarihi gecenin birbiriyle taban tabana zıt iki tarafı vardı. Sayfanın bir yüzünde bu toprakların görmüş olduğu en ağır ihanetlerden birisine şahit olduk.

Kökü dışarıda, Türkiye üzerinde emelleri olan, Türkiye’nin güçlü bir ülke olarak ayakları üzerinde yürümesinden rahatsızlık duyan çevrelerin, çetelerin beslediği, içimize sızmış, sızdırılmış bir grubun bu millete karşı yapmış olduğu tarihin gördüğü en önemli ihanetlerden birisine şahit olduk. Üzerine bu millete ait olan üniformaları geçirmiş sözde birtakım resmi görevlilerin maalesef işin içinde olduğu o darbe teşebbüsünü hep beraber çok güçlü şekilde mücadele ederek önledik. Şunu söylemek isterim ki, o akşam gösterilen bu ihanetin bu topraklarda eşi benzeri olmadığı gibi o akşam Sayın Cumhurbaşkanımızın ‘Halkımızı şehrimizin sokaklarına davet ediyorum’ çağrısıyla birlikte milyonlarca vatandaşımızın ortaya koyduğu kahramanlığın, cesaretin bir örneği yoktu. O gecenin bir tarafı ne kadar kapkaranlıksa, diğer tarafı da o kadar şanlı, o kadar güçlü, o kadar onur vericidir."

15 Temmuz şehitlerinin ailelerinin bir kısmını ziyaret ettiğini dile getiren Kurtulmuş, "Hiç birisinin ailesinde, o hain saldırılara rağmen ne gözlerinde yaş ne dillerinde pişmanlık duydum. Hepsi diğer şehitlerimizin yakınları gibi ‘Vatan sağ olsun’ diyerek, o akşam yaptıkları kutsal mücadelenin arkasında olduklarını ifade ettiler. Allah rahmet eylesin." ifadesini kullandı.

Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"O akşam ortaya konulan hain darbe teşebbüsünün esas hedefinin, sadece bazı üniformalılar ve arkasındaki bazı şer odakları ülkede yönetimi ele alsınlar, mevcut hükümeti değiştirsinler diye değil. Dikkat ediniz o akşamki darbe teşebbüsünün esas niyeti, ülke yabancıların işgaline açılsın, önce içeride bir çatışmaya, iç savaşa girsin ve Türkiye bazı komşu ülkelerde gördüğümüz gibi paramparça, şehir şehir, sokak sokak bölünmüş bir ülke haline gelsin. İşte o akşam sokağa çıkan insanımızın bu ülkeye verdiği şey, şehit olan kardeşlerimizin verdikleri en büyük kazanım birlik ve beraberliğimizin ‘tek vatan’ olarak bugünlere kadar gelebilmesidir. Hepsinin aziz hatıraları önünde saygıyla, minnetle, şükranla eğiliyoruz. Allah rahmet eylesin. Onların direnci olmasaydı, bugün Türkiye bu noktada olamayacaktı."

- “Çok partili siyasi hayatımızda darbelerle sürekli bu milletin önü kesilmiştir”

15 Temmuz gecesinin, milletin vatanına sahip çıktığı gibi, Türkiye demokrasisine de sahip çıktığı bir gece olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şunları kaydetti:

“Çok partili siyasi hayatımızda darbelerle sürekli bu milletin önü kesilmiştir. 1960’ta milletin oylarıyla seçilmiş Başbakan idam sehpasına gönderilmiş, 1971’de verilen muhtıra ile hükümet düşürülmüş, 1980’de bütün partiler ve parlamento kapatılarak siyasete el konulmuş, 28 Şubat’ta halkın oylarıyla seçilmiş iktidar alicengiz oyunlarıyla değiştirilmiş, 27 Nisan’da dönemin hükümetine o zamanki Genelkurmay tarafından ültimatom verilmeye kalkılmış, en sonunda da 15 Temmuz günü sadece hükümeti ortadan kaldırmak değil Türkiye’nin işleyen demokrasisini ortadan kaldırmak ve Türkiye’yi bir iç savaşa, bölünme sürecine sokmak için düğmeye basılmıştır. Allah’a çok şükür milletimiz daha önceki darbelerde, darbe teşebbüslerinde yapamadığını, içinde ukde olarak kalan darbecilere karşı mücadele edemediğini hatırlayarak o akşam şehrimizin meydanlarını doldurmuş, havalimanlarını doldurmuş ve darbecilere dur demiştir.”

- “15 Temmuz, vatana sahip çıkmanın yanında Türkiye demokrasisine sahip çıkmanın da tarihidir”

15 Temmuz’un şehitlerini, gazilerini ve “Ölürsem şehit kalırsam gaziyim” diyerek evinden sokağa çıkan milleti asla unutmayacaklarını ifade eden Kurtulmuş,  “15 Temmuz, vatana sahip çıkmanın yanında Türkiye demokrasisine sahip çıkmanın da tarihidir. 15 Temmuz, bu ülkenin o gününe sahip çıkmak değil, Türkiye’nin geleceğine sahip çıkmaktır. Eğer Türkiye’nin geleceğine sahip çıkılmasaydı bugün ne kadar zor durumlarda olacağımızı kelimeler anlatmaya kifayetsizdir. 15 Temmuz’un bize verdiği dersler gibi dışarıya da verdiği dersler olduğunun altını çizmek isterim. Bu ülkenin üzerinde oyun oynanamayacağını, bu ülkenin üzerinde hesaplar yapılamayacağını, asla bu millete karşı sinsi tuzaklar kurulamayacağını 15 Temmuz dosta da düşmana da öğretmiştir.” şeklinde konuştu.

- “En büyük sivil direnişlerden birisi 15 Temmuz direnişidir”

15 Temmuz'da, 85 milyon vatandaşın her birisinin; siyasi görüşü, düşüncesi, hayat tarzı ne olursa olsun hep beraber “Ya Allah” diyerek FETÖ'cü eşkıyaya ve arkasındaki güçlere karşı direnmesini bildiğini söyleyen Kurtulmuş, “İnanın ki modern tarihlerin gördüğü en büyük sivil direnişlerden birisi 15 Temmuz direnişidir. 15 Temmuz'da içeride aldığımız derslerden yola çıkarak bundan sonrası için daha güçlü olacağız. Birliğimizi, beraberliğimizi, hep birlikte ortak hedeflere doğru yürüyebilme becerimizi asla kaybetmeyeceğiz. İnşallah çok daha güçlü bir şekilde hem demokrasimizi tahkim ederek hem cumhuriyetimizin ikinci yüzyılı için, Türkiye Yüzyılı için ortaya koyduğumuz hedefleri gerçekleştirerek yolumuza çok daha güçlü, koşar adımlarla devam edeceğiz.” diye konuştu.

15 Temmuz'dan sonra Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki eşkıyaların, FETÖ artıklarının temizlenmesiyle Türkiye'nin savunma sanayinde ne kadar büyük atılımların yapıldığının, terörle mücadelede ne büyük kazanımlar elde edildiğinin görüldüğünü dile getiren Kurtulmuş, “Saflarımızı sıklaştıracağız, aramıza düşmanın ve şeytanın girmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Ortak hedefler, ortak amaçlar doğrultusunda yolumuza devam edeceğiz.” dedi.

Bu milleti ayakta tutan iki önemli hasletten birisinin vatan sevgisi, ikincisinin de şehadet duygusu olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şöyle konuştu:

“Bu millet, bu özelliklere sahipken, bu millete karşı galip gelecek hiçbir güç yoktur. Ne vatan sevgisini ne şehadet anlayışını asla eksiltmeden bu milletin en önemli birikimlerinden birisi olarak kabul edeceğiz ve yolumuza devam edeceğiz. Başta 15 Temmuz şehitlerimiz olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti döneminde şehit olan bütün vatan evlatlarını, tarihimiz boyunca şehit olmuş bütün ecdadımızı rahmetle, minnetle, şükranla anıyoruz. Allah bu milleti, bu gazavat ruhundan ayırmasın, bu şehadet bilincini eksiltmesin ve bu milletin vatan sevgisinden ayrı kalmasına asla müsaade etmesin.”

Çanakkale Müftüsü Mustafa Bilgiç’in şehitler için dua okuduğu programa Çanakkale Valisi İlhami Aktaş, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Biçen, Belediye Başkanvekili Nurcan Bingöl, ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu, Çanakkale Emniyet Müdürü Selim Arıcı, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Sadi Akman, AK Parti Çanakkale İl Başkanı Naim Makas, MHP Çanakkale İl Başkanı Ali Tuğrul Yıldırım, şahit aileleri ve gaziler katıldı.

Kaynak: AA